Olumsuz etkenler çoktu. Rakip futbol için değil yatıp uzanmak için gelmişti. Hakeminde oyuna olumsuz katkısıyla , oyunumuz vasatı aşamadı. Ancak gerekli refleksi gösterip hayati 3 puanı elde edebildik.
Alışıla gelmiş ilk 11'imiz de birkaç değişiklik vardı ,
Uzun bir aradan sonra Stoch ilk 11'de başladı. Orta sahada ise Criss yoktu. Emre , Topal ve Raul üçlüsü görev aldı. Stoper ikilisinde ise formunu yükselten Egemen ve Yobo görev aldı.
3. Dakikada penaltıdan yenen gole karşılık vermekte zorlanandık , Aykut Hoca 56. dakikada ilk değişikliği gerçekleştirdi. Mehmet Topal yerini Cristian Baroni'ye bıraktı. 59. dakikada ise Stoch Sow değişikliği yapıldı. Bu değişiklikler sonucunda gol girişimlerindeki olgunluğumuz arttı. Etkili girişimler geliştirdik. İlk gol fazla gecikmeden 60'da Webo'dan geldi. 60'dan 90. dakikaya kadar oyun kontrolü elimizdeydi. Gol geç de olsa 90'da Emre'nin penaltı golü ile 2-1'i yakaladık. Uzatmalarda ise Isaksson'un boşalttığı kale'ye Sow'un ayağından gelen gol ile 3-1 ile maç sonucunu belirledik.
Takım geneline bakacak olursak. Orta saha ve Top kontrolünü elimizde tuttuk. 425 pasın 378'inde isabet yakaladık. 22 gol girişimine rakibimiz 8 gol girişimi ile karşılık aldık. Rakip kaleye 25 şut gönderdik.
Son olarak bireysel performanslara bakacak olursak. Sow 60. dakikada oyuna girmesine rağmen kalitesini iyi yansıttı, oyunun kaderini değiştirdi. Onsuz dakikalarda takım onu çok aradı.
Gecenin olumsuzluklarından biri Yobo'nun performansıydı. Takımın en gerisindeki adamdı. Orta sahaya kadar çıkamadı o çıkamayınca takım oyunu ileriye yıkamadı. Rakibi çok kolay kaçırdı. Şişirdiği çoğu topu isabetsiz kullandı.
Amsterdam yolunda bir virajı daha döndük. Seyircisiz maçta İlk yarının sonunda Baroni'nin penaltıdan attığı gol ile son 16 vizesini cebimize koyduk. Sıradaki rakip Viktoria Plzen.
Ağırlığımızı koyamadığımız dengede geçen bir oyun oldu. Rakibin 10 kişi kalması üzerine top kontrolünü elimize aldık. Rakibin kontralarını durdurmakta sorunlar yaşasak da aksilik yaşamadan maçı bitirdik.
12 gol girişimimize rakip 11 gol girişimi ile karşılık verdi. 521 pasın 461'ini isabetli kullandık.
Maçın bizim adımıza öne çıkan isimleri Salih ve Reto oldu. Genel olarak bakarsak bireysel performanslarda çizgisinin altında kalan olmadı.
Avrupa Liginde son 16 eşleşmeleri şöyle ,
Açıkçası yazmak içimden gelmiyordu. Ama son oynanan futbol sadece yazma aşkı değil yaşama sevinci , mutluluk verdi bünyeye. Teşekkürler Aykut Hoca , Teşekkürler sarı-laci.
Önce Mersin İdman yurdu maçından başlamak lazım. Mersin maçından bir hafta önce Sivasspor'a (1-2) yenilen kadro yine sahadaydı. Reto ve Emre formunu yükseltmiş bir görüntü sergiledi. Kısa sürede uyum sağlayan Webo ise 21. haftayı da boş geçmiyordu.
İstekli bir oyun sergiledik sezon geneline bakılınca.
Genel olarak 4/2/3/1 şeklinde dizildik. Hücumda Sow Webo'nun aynına kayıyor ve forveti çiftliyoruz. Savunmada ise Baroni orta alana kayıyor. Sow-Webo-Kuyt rakip cezasının 10 metre gerisinde rakibi karşılıyor. Kadro formasyonlarımız böyleydi.
İstatiksel verilere bakacak olursak. Topa sahip olma konusunda biraz sorun yaşadık. 2. golü bulamadığımız için top kontrolünü elimize alamadık. Oyundan düşüremediğimiz Mersin İ.Y 7 kez gol girişiminde bulundu. Biz ise 11 gol girişimi ile karşılık verdik. Skor bakımından diğer bir olumsuzluk ceza sahasına yaptığımız ortalarda ki isabetsizlik. 17 ortanın sadece 4'ünü etkili. Pas yüzdemiz ortalamamızın altında.
Tüm etkenler toplanınca 3 puan'ı dengede geçen oyunla hanemize yazdırdık. Deplasman karnemizi göz önüne alınca çok kritik bir ivme kazandık.
Mersin I.Y maçından 4 gün sonra Avrupa liginde Bate Borisov ile deplasmanda karşılaştık. Sezon başında Atletico Madrid'in kadrosunda bulunduğu için oynayamayan Emre Belözoğlu yerini Mehmet Topal'a bıraktı. Maçın henüz 4. dakikasında rakibi tekmeleyen Raul kırmızı kart ile oyun dışı kaldı. Olumsuz hava ve zemin şartları ile 86 dakika 10 kişi mücadele etmemiz gibi etkenler birleşince beraberlik avantajlı bir hava kazandı. İşi Kadıköy'e bıraktık.
Raul'un kırmızı görmesi dengeleri altüst etti. Önceliği savunmaya vermek zorunda kaldık. Taktiksel olarak istediklerimizi yapmak için zaman bulamadık. Sow- Webo savunmadan fırsat buldukça rakipten kapılan toplar ile etkili olmaya çalıştılar. Kuyt ise defansif görev üstlendi.
Top kontrolü ve orta alan rakibin kontrolünde kaldı. 235 pasın 193'ünde isabet sağladık. Tek şut ile maçı bitirdik.
Bireysel performans bakımından Kuyt , Topal , Egemen öne çıktı. Raul'un boşluğu ekstra çalışarak iyi doldurdu Topal. Kuyt ise defansif açıdan fark yarattı çok çalıştı 22 tane top çaldı. Egemen ise Yobo'nun yokluğunda onu aratmadı. Hava toplarında çok etkili oldu.
Rövanş maçı 21 şubat saat 22:05'de Kadıköy'de. Seyircisiz olması belli ölçüde sorun yaratacaktır.
Ve 3 maçlın deplasman döneminin son maçı. Trabzonspor 0 - Fenerbahçe 3 . Bu sezon ki en etkili oyunlarımızdan biriydi. Erken gelen şans golleri ile maçı başından sonuna kadar kontrolümüzde oynadık.
Mersin maçında yaptığımız taktik ve sistemi aynen uyguladık. Webo - Sow uyumu güçlü sinyaller vermeye devam etti. Kuyt üstündeki ölü toprağı atmış bir görüntü sergiledi. Gol yollarında anahtar oldu. Emre kusursuz oyunu ile yıldızlaştı.
Takım olarak top kontrolünü elimizde tuttuk. 480 pasın 434 tanesini isabetli kullandık. 9 gol girişiminde bulunduk. 10 şut çektik 6 tanesinde isabet sağladık. İlk yarının ve ikinci yarının ilk 10 dakikası hariç akıllı deplasman oyunu oynadık , yüzümüzü kaleye döndük.
Bireysel performanslarda ise Emre , Kuy , Egemen , Baroni bir adım öne çıktı. İyi işler yaptılar. Emre'nin üst düzey verilerine buradan ulaşabilirsiniz > http://tr.matchstudy.com/TSL2012-13/game.html?id=1707&no=10
3 maçlık dönemde yeni transferler ile kritik virajı döndük Seriyi devam ettirip ligde puan farkını eritmemiz öncelikli iş. Önümüzde Bate-Kasımpaşa-Beşiktaş maçları var. Güzel günler yakında.
Önce şunu hatırlamak lazım. Bu sezon başı yeni federasyon yabancı sınırlaması ile ilgili yeni düzenlemelerini belirlemişti. Bu sezon sahada 6 yabancı + kulübede 2 yabancı olmak şartıyla sınırsız yabancı oyuncu oynata biliniyor. Önümüzdeki sezon sınırsız hak yerini 10 yabancıya bırakıyor. Sahada ve kulübede ise toplam 6 yabancı i 18'e alınabiliyor. 2 sezon sonunda ise 10 yabancı sınırlaması 8'e düşecek. Bu bilgiyi tüm Türkiye biliyor. Şimdi teknik ekibinin sezon başı ve sezon ortasında yaptığı transferlere bakalım.
Sezon başı:
Sezon başı ayrılan oyuncular: -Volkan Babacan: Bedelsiz alın. Serbest bırakıldı. -Emre Belöoğlu: 4.5 milyon avroya alındı. Sözleşme uzatılmadı. -Fablio Bilica: 2.5 milyon avroya alındı. Sözleşme uzatılmadı. -Okan Alkan: Alt yapı. Takasta kullanıldı. -İssiar Dia: 6.5 milyon avroya alındı. 4 milyon avroya satıldı. -Aykut Kıratlı: Alt yapı. Serbest bırakıldı. -İlyas Yılmazer: Alt yapı. Serbest bırakıldı. -Gökhan Ünal: 3.2 milyon avroya alındı. Sözleşme uzatılmadı. -Özer Hurmacı: 4.5 milyon avroya alındı. Serbest bırakıldı. **Gideri hesaplarsınız. Gelir sadece 4 milyon avro!
Sezon başında alınan oyuncular: Dirk Kuyt ( 1 milyon avro) , Salih uçan (1.5m. + takas) , Hasan Ali kaldırım ( 3.75m+ Takas) , Mehmet Topal (4.5m) , Egemen Korkmaz ( bedelsiz) , Milos Krasic (7m) , Joseph Yobo (2.5 m) , Raul Meireles (10m)
Sezon başı yapılan hamlelerin özeti :
2010-2011 sezonuna bakarsak kadronun iskelet oyuncularından olan Emre ve Alex bedelsiz gönderildi. Emre'nin bölgesine 10 milyon avroya Raul Meireles ve 4.5 milyon avroya Mehmet Topal takviye edildi. Ancak verim alınamayınca devrede 350 bin avroya Emre geri alındı. Sadece bu bölgeye 14.850.000 avro harcandı. Gelir yok. Performans ortada! Kaptanımız Canımız Alex'imizin bölgesinde oynayan bir oyuncu sezon başında alınmadı. İhtiyaç ilk yarı kendini gösterdi. Bu konuya şimdilik bir es bırakıyorum. İlerleyen satırlarda devre arası transferleri başlığı altında değineceğim.
Krasic , Yobo , Dirk Kuyt ve Raul Meireles yaptığımız yabancı transferleri. İlk yarıya bakılırsa performansı ile beklenenleri vermeyen Krasic'de bana göre transfer hatasıdır. Hata demek biraz sert olabilir ama 7 milyonluk bir transfer yapılırken iyi gözlem yapıp kırk kere düşünmek lazım.
Sezon başında yabancı sınırlaması doğrultusunda yapılmış mantıklı hamleler olan Mehmet Topal , Egemen Korkmaz , Hasan Ali Kaldırım transferleri ise sayılı olumlu hareketler arasında.
Sezon ortası:
Sezon ortası ayrılan oyuncular: -Özgür Çek: Bedelsiz geldi. Serbest bırakıldı -Henri Bienvenu: 4 milyon avroya alındı. 300 bin avroya kiralandı.
Sezon ortası gelenler: -Emre Belözoğlu: 350 bin avroya geri alındı -Reto Ziegler: Ücretsiz sezon sonuna kadar kiralandı. -Pierre Webo: 3 milyon avro
Saçılan paralar ortada büyük kulübün giderleri büyük olur. Ancak oyuncu satmadan , kar edilmeden ileri gidemeyiz. Transfer politikamızı önümüzdeki senelerde kalıcı başarılar için düzeltmemiz gerek...
Verilen sözlerden sonra oynanan 2. lig maçı. Değişen hiçbir şey yok nerede bıraktıysak oradan devam ediyoruz.
Yazacak konuşulacak bir şey yok. Hoca inatla 4/2/3/1'e devam ediyor. Yönetim! transfer vaatleri ile insanları kandırıyor. Topçular ruhsuz. Bizlerse kızgın...
Öncelikle. Geçen hafta oynadığımız Elazığspor ile karşılaştık. Yorum yapılacak bir şey yok. Konuşmak üzücü ve şuan için gereksiz...
Türkiye kupasında 4'de 4 ile yolumuza devam ediyoruz. Rakibimiz grubun zorlu takımlarından Bursaspor'du.
Uzun zamandır istediğimiz futbollu sergiledik. Defansif açıdan oldukça iyiydik. Hücumda yönünden ise bol pozisyona girdik. Güzel oyunu Semih (2 ) ve Beykan'dan gelen goller ile taçlandırdık.
İlk 11 şöyleydi ,
Sistemimizde bir değişiklik yoktu. Raul'un cezasının bitmesinin üzerine Topal-Selçuk denemeleri son buldu.
Raul geri dönmesi ile orta saha ofans ve defans anlamında standartlarına ulaştı. Pas kalitemiz ve yüzdemiz arttı. Raul performansı ile 3 puanın anahtarlarından oldu. Selçuk ilk 11 başladı standart bir oyun sergiledi yerini ikinci yarıda Criss'in yerine bıraktı oda kendi standarttın da oyun sergiledi. Ne iyilerdi ne kötülerdi. Hasan Ali bir önceki hafta önceki kötü performansını atlatmıştı. Pas yüzdesi iyiydi. Onun getirdiği bir topu Semih değerlendiremedi. Egemen-Bekir defans toparlamıştı. Kalemizde gol görmediysek onların sayesinde oldu bugün. Bekir hücuma katkıları ile önemli işler yaptı. Egemen ise standart bir performans sergiledi. Bazı pozisyonlarda yanlış müdahale tercihleri kullanmasına rağmen olumsuz bir sonuç doğurmadı. Orhan günün iyi isimlerindendi hücumda sürekli vardı. Müdahaleleri yerindeydi. Gökhan'ı aratmadı. Stoch günün kötü isimlerindendi. Geçen seneki performansından çok uzak. Formsuz. İyi yaptığı işlerden olan bire birde ki yeteneğini hiç kullanamadı. Fazla şut şansı bulamadı. Kısacası takımın yanında zayıf kaldı Semih 2 gol 1 asist ile oynadı. Maçı kazandıran kilit rolü üstlendi. Bildiğimiz özlediğimiz Genç Semih geri dönüş sinyalleri verdi. Forvet transferine gerek olmadığını gösterdi. Sow geçenin bir diğer zayıf ismi. Bunun sebebi olarak forvet olarak değil kanat olarak başlaması gösterilebilir.
Salih , 20 dakikada kendini gösteren Beykan ve A takıma yükselen diğer genç oyuncular hakkında bu maç bazlı ayrı bir yazı yazmak gerek. Böyle gençler görmek alışık olmadığımız şeyler uzun uzun konuşmak lazım.
